17 Ocak 2012 Salı

Tek

... Max sonunda okyanusun açıklarında olduğundan emin oldu. Pusulası galiba çalışmıyordu ve günlerdir ne bir kara ne de yaşam belirtisine rastlamıştı. Nereye gidiyordu? Bu şekilde daha ne kadar hayatta kalabilirdi? Durumla ilgili yapabileceği bir şey olmadığının farkına varıp biraz rahatlayana dek aklından bir sürü korkunç şey geçti. Elinden tek gelen, yalnızca dosdoğru yol almak ve iyi şeyler düşünmekti.


(Dave Eggers, Vahşi Şeyler. Çeviren: Begüm Güzel. Elimizden tek gelen, bu değil de ne? Yukarıdaki görselde Sendak'ın hem yazıp hem resimlediği Where The Wild Things Are'dan bir yaprak. Sendak, 'Çocuklara yalan söylemeyi reddediyorum. Masumiyet saçmalığına hizmet etmeyi reddediyorum,' diyor. Aynı makalede yazarın şöyle bir beyanı da geçiyor ki, şu etiketler ve vitrinlerden menkul dünyada, takdire şayan: "Tamamen deliyim, biliyorum. Ukalalık olsun diye söylemiyorum bunu, ama işlerimin iyi olmasının özünde yatan şey bu. İşlerim iyiler, biliyorum. Herkes beğenmiyor, orası tamam. Herkes için değil zaten. Kimse için değil. Çalışıyorum çünkü (benim için) bunun aksi mümkün değil." Aydınlık günler dileriz.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder