31 Mart 2017 Cuma

N-n-n

N-n-n!

Biri Taht Oyunları mı dedi? Dizi için yeni fragman gelmiş, burada. Fondaki şarkı, çok sevdiğim ve ne zamandır ihmal ettiğim James'ten: Sit down. Bize bir şey anlatmak istiyorlar sanırım, ama ben bir yana, kitleler memnun olmamış. Şarkı, meğer Patti Smith ve Doris Lessing'e saygı duruşunda bulunuyormuş; bu arada Mashable, ak gezen gözünden fal bakmış ve duvarın yıkılacağını iddia etmiş, ne diyelim, nerd'lük bedava. Kitabın çevirmeniyle eski fakat ilginç bir söyleşiye bağlantı veriyor, Taht Oyunları ile akademik düzeyde ilgilenmek isteyenler için akademik programlarında dizi ve kitabı inceleyen üniversiteler ile bu bahsi sonlandırıyorum.

Bu cuma fragmanlardan gidiyoruz ama olsun, bir fragman da, sonbaharda vizyona girecek Stephen King klasiği O için gelsin... Ben bu kitabı, artık okuduğum zamanla mı alakalıdır ya da nedendir bilemiyorum ama çok severim, filmi de merakla bekleyeceğim; seksenlerin King romanlarındaki yansımalarını takip etmek ayrıca enteresan, yaşı tutup da dönemi anımsayanlara romanları bu gözle ele almalarını tavsiye ederim. King adını duyunca burun kıvıracak "yüksek" edebiyat yaftası düşkünleri için ayrıca not düşelim: David Foster Wallace'ın edebiyat analizi dersinde okuttuğu ve King'in en iyileri arasında sayılan Carrie'yi de içeren (Türkçede Göz adıyla yayımlanmış) kitapların listesi. Wallace, öğrencilerine şöyle demiş vaktiyle: "Bu kitapların, onları hafife almanızı sağlaması muhtemel unsurlarına bakıp da dersin kolay geçeceğini sanarak yanılmayın. Bu "popüler" metinler, eleştirel okuma ve analiz açısından geleneksel anlamda "edebi" kabul edilen diğerlerine kıyasla çok daha zorlu olacak. Burada diğer derslerden daha fazla çalışacaksınız muhtemelen." Wallace'ın verdiği dersten King'in yazarlık hakkında verdiği derslere geçecek olursak: Yazma Sanatı. Kapanış, yine King'den bir tavsiyeler listesiyle, eğer bu gibi listeler karşısında henüz baygınlık geçirecek hale gelmiyorsanız tabii: Yazar adaylarına 10 tavsiye.

Bir başka uyarlama haberine geçelim, madem bu damardan devam ediyoruz... Özellikle ABD'de yayımlandığı günden bu yana fenomen haline gelen bol ödüllü Colson Whitehead romanı Yeraltı Rotası (Underground Railroad) bu sene büyük ses getiren Oscar'lı Moonlight'ın yönetmeni Barry Jenkins tarafından Amazon için dizi olarak uyarlanacak. Kitap, listemizdeki en heyecan verici metinlerden biri ve sonbaharda yayımlayacağız, yani sizler, dizisi çekilmeden kitabını okuyacaksınız, tabii eğer isterseniz, o seçim sizin, bizden söylemesi.

Cuma notlarımı sanırım ilk kez hava kararmışken yazıyorum, tepetaklak halimi buradan da anlamak mümkün, o zaman bu hafta, ara vermiş olmanın da pasıyla böyle kapansın. Spotify sayfamızda yeni yayımladığımız Jonathan Safran Foer romanı Buradayım'ın çalma listesi olduğunu ve ilk şarkının Leonard Cohen'in Foer'le aynı kaynaktan ilham alarak yazdığı You Want it Darker olduğunu belirtelim, isteyen açsın dinlesin...

Soran olursa buradayız, buradayız, buradayız.


22 Mart 2017 Çarşamba

Buradayım



 “Kırık bir kalpten daha bütün bir şey yoktur.”

(Buradayım, Jonathan Safran Foer. Çeviren: Begüm Kovulmaz. Çok yakında... Görsel, Nobuyoshi Araki.)

20 Mart 2017 Pazartesi

Ben


"(...) biz böyleyiz. Paramparça bir dünyada paramparça olacak birlikteliklere kendini adayan paramparça varlıklarız."

(Jonathan Safran Foer'in on bir yıllık bir aradan sonra yazdığı muazzam roman Buradayım, ay sonunda tüm kitapçılarda. Beklediğinize değecek.)

3 Mart 2017 Cuma

N-n-n

Bu hafta her zamanki n-n-n'lardan biraz daha şahsi notlarla karşınızdayım: Jonathan Safran Foer'in on bir yıllık bir aradan sonra yazdığı Buradayım'ın son hazırlıkları yapılıyor; coşkumuz, sevincimiz büyük, umarız siz de sabırsızlıkla bekliyorsunuzdur... Kitap bu ayın sonuna doğru raflarda olacak. Onun dışında blog yazarınız T2 Trainspotting'i izledi ve filmi şiddetle tavsiye ediyor, homage iddialarında bulunacaklara muhakkak bakmalarını söylüyor; hikaye anlatımıyla ilgilenenlere ise bilhassa Moonlightöneririm - film bu niteliğiyle pek anılmıyor ama satır aralarının, boşlukların, sessizliklerin bu denli etkin kullanıldığı bir anlatıyla uzun zamandır karşılaşmadım. Bunlar haricinde bu sıra en çok T2 soundtrack'inden Shotgun Mouthwash'ı ve Slow Slippy'yi dinliyoruz, Spotify'da 'bituhaf' adlı yeni bir liste var, ona takılıyoruz - nergisler, frezyalar, sümbüller açtı, sabahın yedisinde eskisi kadar karanlık değil ortalık farkındaysanız, bahar yolda.

Geçen hafta Çağlayan Çevik, Hürriyet Kitap Sanat için Irvine Welsh ile bir söyleşi yaptı; filme hazırlık niyetine okuyayım derseniz burada, Kanat Atkaya'nın söyleşiye cevaben yazdığı 'Adam 20 yıl sonra da haklı beyler' başlıklı yazısı ise bağlantıda. Doksanlar demişken, yeni bir belgesel haberi verelim: Underground, Inc. Üzerine, doksanlar başlığında, belgesel bahsinde olmazsa olmaz: David Lynch, The Art of Life. Ardından, serbest çağrışımla, Edward Hopper ve sinema.

Nostaljik giden notlarda çocukluğa dönüş: Hello Kitty'den önce o vardı; yaratıcısı Dick Bruna geçen hafta aramızdan ayrıldı, Miffy. Homage başlığı altına alınacak takdire şayan bir çalışma: Miyazaki filmlerindeki nesneler, poster. Sıradaki bağlantı bahar gelirken kışı özleyen, canı kışın karpuz, çilek, şeftali çeken arıza bünyelere gelsin: İzlanda hikayeleri. Fotoğraf demişken Sedat Pakay ve muhteşem James Baldwin fotoğrafları. Arada gözlerden kaçmasın: Aslı Erdoğan'ın Dünya Öykü Günü konuşması. Sona yaklaşırken fanzin temalı bir duyuru: siz yapın, onlar okusun.

Kapanış benden: Mutfak Üçgeninde Manzara: Çiğ, Pişmiş ve Çürük ve Salinger'ın Çocukları: Üzüntü ve Muz Balığı.

Görselde en sevdiğim kurmaca kahramanlardan biri, Trainspotting ve Porno sayesinde tanıdığımız: Spud Murphy. Bugün notlarda iyice karmakarışığım, ama mevsimdendir, mazur görün.

İyi tatiller!