1 Temmuz 2011 Cuma

Akıcı



Akıcı metinleri severim; hiyeroglif, esoterik, sapıkça, çok yönlü, tek yönlü, fark etmez. Akıcı olan her şeyi severim; içinde zaman ve dönüşüm olan, bizi sonun asla gelmediği başlangıca götüren her şeyi: yalvaçların şiddetini, aslında esrime olan müstehcenliği, fanatiğin bilgeliğini, ayini gerçekleştiren rahibi, fahişelerin küfürlerini, lağım suyunda yüzen balgamı, göğüsten akan sütü, rahimden akan acı balı, akışla arınan irin ve pisliği; akıcı olan, eriyen, uçucu ve çözücü her şeyi; kaynağını yitirmiş, ölüme ve çürümeye doğru döngüyü tamamlamaya yönelik her şeyi. İçimizde yatan en büyük arzudur akmak; zamanla bir olmak, o büyük öte simgesini şimdi ve burada olanla birleştirmek. Sözcüklerle kabızlaşan, düşünceyle felç olan saçma ve ölümcül bir arzu.

(Yengeç Dönencesi, Henry Miller. Çeviren: Avi Pardo. Çok yakında, raflarda... Görsel, Matthew Cusick'in haritalı işlerinden birine ait.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder