Zor bir dönemden geçiyordum. Kendimle ne yapacağımı bilmiyordum. Yalnızdım, bütünüyle yalnız. Büyük bir aşk yaşama özlemi içindeydim. Böyle olduğumda genellikle kendime bir hobi bulurum - resim, gitar, ne olursa. Sonra, kaptırabilirsem, kendimi daha iyi hisseder, dünyada kimsem olmadığını unuturum. Fakat bu sefer hiçbir makrame kursunun bana yararı olmayacağını biliyordum. İnanabileceğim bir şeye ihtiyacım vardı. Beni hiç terk etmeyecek büyük bir aşka. Terapistim beni ilgiyle dinledikten sonra bir köpek almamı önerdi.
Terapistimi bıraktım.
(Etgar Keret, Buzdolabının Üstündeki Kız. Çeviren: Avi Pardo. Görsel, Joe Sorren.)
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil