27 Ocak 2016 Çarşamba

Başka


Bir hayatı geride bırakmak. Her şeyi havaya uçurmak. Hayır, her şeyi değil: İnsanların arasında işgal ettiğiniz o bir metrekarelik alanı havaya uçurmak. Daha doğrusu: Arkadaşlarla paylaşılan masalardaki iskemleleri boş bırakmak, metaforik olarak değil de gerçek anlamıyla, gerçekten bir iskemleyi boş bırakmak ve arkadaşlarınız için bir boşluğa dönüşmek, çevrenizdeki sessizlik çemberinin spekülasyonlarla dolup genişlemesine izin vermek. 

İnsanların genel olarak anlamadıkları şu: Kişinin bir hayatı geride bırakmasının nedeni başka bir hayata başlamasıdır.

(Luiselli, Valeria. Kalabalıkta Yüzler. Çeviren: Seda Ersavcı. Bir hayatın içinde pek çok ölüm olduğu gibi, pek çok hayat olasılığı da vardır. Kişi, kendini yeniden icat etmek zorunda kalmamış, sıfırdan bile azıyla yeniden başlamaya hiç yeltenmemişse eğer, yeterince yaşamamıştır - güvenli sularda yüzenler, açık denizi bilmez zira. Luiselli, hikaye içinde hikaye anlattığı bu metinde, açık denizlerde yüzmekten bahsediyor aslında, bir kitabın kapağını kapatıp bir başkasının sayfalarını çevirme cesaretinden... Olanca inceliği ve zarafetiyle, mizahtan da nasibini almış bir öykü anlattığı, kurmaca denen şeye, icat etme işine dair.

Ve başka hayatlar, bir kol uzaklığında, raftaki kitapların sayfaları arasında... Görsel, Kampa Müzesi'nin bahçesinden, Prag.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder